Binanın Tarihçesi

Binanın Tarihçesi

Yapının kesin yapım tarihine ulaşılamamakla birlikte, Çanakkale Savaşları sırasında cephe gerisi hastanesi olarak inşa edildiği bilinmektedir. Edirne Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 2011 yılında, 1900- 1910 yılları arasına tarihlenerek, 1. Grup korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Genel özellikleri bakımından 19.yy. askeri yapı örneğidir. Bodrum üzeri tek katlı, E harfi plana sahip, döneminde kamusal yapılarda kullanılan, taş duvarlı kargir yapıdır. Bodrum ile zemin kat olarak inşa edilen bina, kendi içinde merkezine göre simetriktir.

1950’li yıllara dek girişin üst kısmında yer alan süslemeli kalkan duvarı, pencere pervazları ve büyük merdiveniyle döneminin gösterişli yapıları arasındadır. Kaynaklara göre bu kalkan duvarda yer alan mermerde ‘Hilal-i Ahmer Hastanesi’ yazmaktadır. 1984 yılına kadar hastane, daha sonra Sağlık Meslek Lisesi olarak kullanılan, kentin en iyi korunmuş, en bilinen tarihi yapısı olan bina, 2019 yılının Aralık ayında kent müzesi olarak kullanılması amacıyla Keşan Belediyesi’ne tahsis edilmiştir.

Kent merkezinde, 100 yılı aşkın bir süredir var olması ve hastane işlevini yitirmesine rağmen halk arasında “Eski Hastane” olarak adlandırılması yapıya yüklenen anlam açısından önemlidir. Bir yaş grubu kentli için çocuğunun doğduğu, diğer bir yaş grubu için dedesini ya da anneannesini kaybettiği yapı, kentlinin hafızasında hastane olarak yer edinmiştir. Kent merkezinden yapıya ulaşan caddenin isminin de “Hastane Caddesi” olması, yapının misyonunu fazlasıyla yerine getirdiğinin göstergesidir.

Zamanla değişen yaşam biçimi ve buna bağlı gereksinimler nedeniyle birçok tarihi yapı işlevini yitirmekte, ilk yapılış amacından farklı bir işleve hizmet etmek için uyarlanmaktadır. Venedik Tüzüğü’nün 5. Maddesinde “Anıtların korunması, her zaman, onları herhangi bir yararlı toplumsal amaç için kullanmakla kolaylaştırılabilir. Bunun için bu çeşit bir kullanım arzu edilir fakat bu nedenle yapının planı ya da süslemeleri değiştirilmemelidir. Ancak bu sınırlar içinde yeni işlevin gerektirdiği değişiklikler tasarlanabilir ve buna izin verilebilir.” denilerek yeniden kullanım ile ilgili yaklaşım ana hatlarıyla belirtilmiştir. Yeniden işlevlendirme, eski binaların yıkımdan kurtarılması için bir araçtır. Son yıllarda yeniden işlevlendirilmesi zorluklar getirebilecek tarihi binaların müzeye dönüştürülmesi yoluna gidilmektedir.

Bu bakış açısıyla, uzun yıllar hastane, sonrasında okul olarak kullanılan fakat günümüz şartlarına uygunluğu azalan binanın kamu yararına işlev kazandırılıp müzeye dönüştürülerek, hem özgünlüğünün korunmasını hem de ayakta kalmasını sağlamak ana hedefimizdir.